Kimligini, ailesini, dogup büyüdügü Karadenizi geride birakip Istanbula gelen Kurt Atabey basarili bir savcidir ancak bir günbeklemedigi bir sekilde cezaevine girer.
Cocuklugundan bu yana üvey annesinin siddetiyle büyüyen Beliz Yargici babasinin cezaevine girmesiyle daha cok sarsilir, caresizce ortada kalir. Babasinin yoklugunda üvey annesi tarafindan sokaga atilir. Her seyin cehenneme dönüstügünü düsündügü bir anda tüm dünyasi tamamen degisir.
Ve bir gün, cezaevinde babasinin görüs günündeyken yan masadan büyük bir gürültü duyulur. Beliz korkuyla yan masaya baktiginda heybetli, saci sakali birbirine karismis olan o adamla göz göze gelir, kalbi korkuyla carpar.
Iste simdi kader onlar icin aglarini örmeye baslamistir... Kaderin onlar icin cok farkli planlari olsa da ikisi de bunu bilemez... Beliz babasinin kendisini hic tanimadigi bu yabanciya emanet edeceginden habersizdir
Bu iki gencin yasayacagi ask hem yakacak hem kül edecektir
Bir Karadeniz hikayesi