Atesli silahlarin ortaya cikisi ile yasanan devrime kadar Ortacag dünyasinin en temel mücadele sekli kale savaslari olmustur. Dönemin en büyük saldiri hareketlerinden biri durumundaki Hacli Seferlerinin gidisati da benzer bir sekil takip etmistir. Iki yüzyila yayilan seferlerin tarihine bakildiginda gerceklestirilen kusatma muharebelerinin meydan savaslarina kahir bir üstünlük sagladigi görülmektedir. Öyle ki, Iznik, Antakya ve Kudüs gibi birbirini takip eden üc büyük kusatma ile baslayan seferler yine 1291de Akka önlerinde cereyan eden bir diger kusatma ile sonlanmistir. Bunlarin disinda gecen süre icinde bircok irili ufakli kusatma yasanmistir. Bütün bunlar kusatma savaslarinin Hacli seferleri icin belirleyici rolüne isaret etmektedir. Calismamiz, Hacli Seferleri döneminde önem ve mahiyetine göre gerceklestirilen kusatmalarin ele alinip incelenmesi üzerine kurulmustur.
Birinci bölümde; Hacli Seferlerinin evvelinde Avrupa ve Ortadogudaki savunma anlayis ve pratiklerinin yaninda meydan savaslarindan kale savaslarina dogru giden sürec ele alinmaktadir. Ikinci bölüm ise Ortadogunun jeopolitiginin incelenmesiyle baslamaktadir. Bunun sonrasinda ilk olarak seferler süresince Haclilar tarafindan gerceklestirilen kusatmalar, akabinde ise Müslümanlarin yaptiklari kusatmalar aktarilmistir. Ücüncü bölüm ise Hacli Seferleri dönemindeki kusatma savaslarinin diplomasi yönünün incelenmesiyle baslayip kusatmalara isteyerek ya da istemeyerek müdahil olan ve belki de bu konudaki en magdur tarafi meydana getiren sivil halkin sosyo-psikolojik durumuna ayrilmistir. Burada son olarak kusatma savaslarinin ekonomisi ele alinmistir.